Haluk Dursun ''Topkapı Sarayı'nı tekrar gözden geçirdim. Topkapı Sarayı yangına karşı gerekli donanıma bugün için sahip olur, yarın için olmaz. Çünkü teknoloji çok hızlı gelişiyor. Yangın önleyici teknolojileri süratle arttırmak ve önlem kat sayısını yükseltmek zorundayız. Çıkan her olayın bize ders olması lazım'' dedi.
Dursun, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dün akşamki yangında büyük zarar gören Galatasaray Üniversitesi'nin Çırağan Sarayı'na bağlı aynı model ve aynı hat üzerindeki parçaları olan Feriye Sarayları'ndan biri olduğunu söyledi.
Sahil saraylarının genellikle padişahların çocuklarına daha ziyade kızlarına tahsis edildiğini anlatan Dursun, bu grup içindeki binaların, Cumhuriyet döneminden sonra saltanat ailesi gittiği için bir dönem boş kaldığını daha sonra da eğitim amaçlı tahsis edildiğini anlattı.
Eğitime tahsis edilen bu binalardan birinin de Galatasaray Lisesi'nin hazırlık sınıflarına tahsis edilen bina olduğunu aktaran Dursun, şu bilgilere verdi:
''Bunun dışında yüksek denizcilik mektebine bir bölümü, Beşiktaş Lisesi'ne bir bölümü, Kabataş Erkek Lisesi'ne iki bölümü veriliyor. Bunlar toplam 5 parça. Ana parça da Çırağan Sarayı. Dolmabahçe Bezm-i Alem Camisi ile Ortaköy Büyük Mecidiye Camisi arası bu tür mekteplerden meydana gelmiş. Bu sıra içerisinde aşağı yukarı 1870'ten itibaren bu binaların yapılış tarihleri ve geçirdiği restorasyonlar var. Bu binalar genellikle ana yapı olarak taş bina. Çırağan Sarayı daha önce büyük bir yangın geçirdiği için diğer binalar yangına karşı aslında hazırlıklı ve teyakkuz halindeydi. Bu binaların daha çok çatı ve taban örtüleri ahşap ağırlıklı. Ama binanın ana iskeletleri ahşap ağırlıklı değil. Binalar statik olarak daha çok rıhtım üzerine oturmuş olan binalar.''
Galatarasay Üniversitesi'nin kullandığı binanın içinde 3 katlı büyük bir saray bloku bulunduğunu ifade eden Dursun, ''O mektepte okuyan birisiyim. Galatasaray Lisesi'nde okumak için geldiğimde İstanbul'daki ilk gecemi yanan yerde geçirmiştim. Orası lisenin yatakhanesiydi. O nedenle dün akşam çok acı bir gece geçirdik. Yatılı olarak büyük bir nesil orada kaldılar. Arkadaşlarımız arasında da acıyla izlendi, dün geceki yangın'' diye konuştu.
-''Elimizden geleni yapmaya hazırız''-
Haluk Dursun, binanın birinci katındaki yemekhanenin tamamen taş ve mermer ağırlıklı, ikinci kattaki dershanelerin yarı ahşap olduğunu belirterek, üçüncü katta da yatakhanenin yer aldığını, eğitim için geldiği ilk dönemde binanın ortasında kocaman bir sobanın yer aldığını anlattı.
Dursun, 1992 yılında Galatarasay Eğitim Vakfı tarafından Galatasaray Üniversitesi'nin kurulduğunu ve bu binanın üniversite olarak hizmet vermeye başladığını ifade ederek, ''Bu saray grubunun büyük bloklarının ortasında hizmet işlerinde kullanılan agavat köşkleri vardır. Bunlar saraya göre küçük ama İstanbul'a göre büyük köşklerdir. Bu köşklerde hizmetliler ve yüksek görevliler kalırdı. Bu binalardan birinde yani Dolmabahçe Sarayı'nın Musahiban Köşkü'nde Başbakanlık ofisi bulunuyor. Galatarasay Üniversitesi Rektörlüğü olarak kullanılan bu köşklerden biri eskiden revirdi, lisenin müdürü otururdu. Allah'tan dün geceki yangında yanmadı. Büyük bir kültür ve mimari değer. Kültürel bir değer olduğu için hemen eski haline kavuşturulmasını bekliyoruz. Galatasaray camiası birbirini çok tutan ve romantik bir camiadır. Hepimiz elimizden geleni yapmaya hazırız'' diye konuştu.
''Boğaziçi'nde 40 Yıl'' adlı bir kitap yayınladığını ve kitabının başlangıcında Galatasaray Lisesi'ndeki günlerine yer verdiğini aktaran Dursun, kitapta bu tarihi bina yanmadan önceki resimlerinin de yer aldığını bildirdi.
Dursun, ''Saray binalar grubunun geleceğinin şehir plancıları, kültür tarihçileri, yerel yöneticiler ve merkezi yönetim tarafından bir mastır plan şeklinde değerlendirilmesi lazım. Bu musibetin hayra vesile olması için derhal üst kurula çalışmalara başlanmasını teklif ediyorum'' dedi.
-''Sayarın, esas oğlanları yandı''
Topkapı Sarayı Müzesi Müdürü Dursun, sahildeki saraylar arasında en büyük yangını Çırağan Sarayı'nın geçirdiğini belirterek, şunları söyledi:
''Bu sarayın, esas oğlanları yandı. Çok kıymetli bir sadrazam yalısı olan Sait Halim Paşa Yalısı yandı. Gaziosmanpaşa Yalısı da yandı ve şu anda otel dönüşümü içerisinde. Kamuoyunun böyle bir korkusu da var, 'Bunlar yandıktan sonra turistik tesis haline dönüştürülecek mi?' diye. Çünkü bu Sait Halim Paşa Yalısı'nda ve Gaziosmanpaşa Yalısı'nda oldu. Ahmet Rasim Paşa Mektebi'nde bu gelenek devam ediyor. Ama her şey para üzerinde dönmüyor. İstanbul bir dünya mirası. Bu tür mirasları doğru olarak geleceğe taşıyacak şekilde kullanmakta fayda var.''
Haluk Dursun, Galatasaray Üniversitesi'ndeki yangının ardından geceyi Topkapı Sarayı'nda geçirdiğini belirterek şöyle konuştu:
''Topkapı Sarayı'nı tekrar gözden geçirdim. Yalnızca Topkapı Sarayı değil, tarihi ahşap binalardan çok örnekler var. Yenikapı Mevlevihanesi yandı. Allah korusun, Galata Mevlevihanesi de ahşap bir binadır. Haliç'teki en güzel ahşap binalardan bir tanesi Aynalıkavak Kasrı'dır. Bu tür binaların envanterini çıkararak bunlara yönelik bütüncül acil eylem planlı, yeni modernizasyon ışığı altında koruma önlemlerinin hiç olmazsa bu vesileyle alınmasını teklif ediyorum. Topkapı Sarayı yangına karşı gerekli donanıma bugün için sahip olur, yarın için olmaz. Çünkü teknoloji çok hızlı gelişiyor. Yangın önleyici teknolojileri süratle arttırmak ve önlem kat sayısını yükseltmek zorundayız. Çıkan her olayın bize ders olması lazım.''
AA